|
|
 |
|
Kanseri inancınızın gücüyle yenin! |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bilimsel araştırmalar, inanç ve duanın hastaların bağışıklık sistemini
güçlendirdiğini kanıtladı" diyen Prof. Erkan Topuz ekliyor: Her zaman
için, hangi dinden olursa olsun hastalara inançlı olmalarını
söylüyoruz. Çünkü inanmazsan zaten kaybedersin! İstanbul Üniversitesi
Onkoloji Enstitüsü Müdürü ve Sağlık Bakanlığı Alternatif ve Tamamlayıcı
Tıp Danışma Birimi Başkanı Prof. Dr. Erkan Topuz; kanserde alternatif
tedavi yollarıyla ilgili sorularımızı yanıtladı:
Kanser tedavisinde tıbbın dışında inanç veya duanın etkisi var mı?
Kanser tedavisi konusunda inanç çok önemli. İnancın, hastaların immün
(bağışıklık) sistemini güçlendirdiği iddia ediliyor. İtalya´daki
Katolik kiliselerinde bununla ilgili araştırmalar yapıldı. Araştırmanın
sonuçları gösterdi ki; dua ve inanç hastaların immün sistemini
güçlendiriyor. Biz onun için hastaya her zaman inançlı olmasını
öneriyoruz. Her zaman için, hangi dinden olursa olsun... Hastalığı
inançla beraber yeneceğimizi her zaman söyleriz. Bu gayet normal; çünkü
inanmazsan zaten kaybedersin! Hekimle bağ önemli
İnançlarının da etkisiyle kanseri yenen kişi çok mu? Ben hastalarımla
birlikte kanserle savaşırım. Çünkü ben eğitimimin çoğunu hastalarımdan
aldım. İlaçların yan etkilerini, hastalığın komplikasyonlarını bana
hastalarım öğretti. Hasta, hekime inandığı sürece tedavi yüzde 50
başarılı olmuş demektir. Hasta ile hekim arasındaki duygusal bağ
kanserde çok çok önemlidir.
Dua; komplikasyonları azaltıp, acıları hafifletir mi? Amerikan
Teknoloji Değerlendirme Ofisi, ´Journal of Family Practice´ adlı
dergide son on yılda dinle ilgili yayımlanan araştırmaları
değerlendirdi ve yüzde 83´ünde dinin fiziki sağlıkta iyileşme ile
ilgili bulgularına rastladı. Yine iki önemli psikiyatri dergisinin son
12 yılda yayımlanan yazılarını inceleyen bir araştırmada; dindarlığın
ruh sağlığında yüzde 92 iyileşme sağladığını belirten çalışmalar
bulundu. 1988´de San Franscisco´da yapılan bir çalışmada; kalp krizi
nedeniyle koroner yoğun bakımda olan hastalardan dua edenlerin daha az
antibiyotiğe ihtiyaç duydukları ve daha az komplikasyon yaşadıkları,
ancak hastanede kalış süreleri ve ölüm oranlarında bir fark görülmediği
tespit edildi. Kansas şehrindeki hastane koroner yoğun bakım
ünitelerinde yapılan daha büyük bir çalışmada da buna benzer sonuçlara
ulaşıldı. Gruplar arasında hastanede kalış süresi ve kritik gün
sayıları birbirinden farklı değildi. Ancak dua eden grupta yüzde 11
oranında daha az komplikasyonlara rastlandı. Buna istinaden
araştırmacılar; duanın geleneksel tedaviye etkili tamamlayıcı bir ek
olabileceği görüşüne vardı. Bu tedaviye başlamadan önce hasta rızası
çok önemli. Duaya inanmayan veya tedavi olmak istemeyen hastalar,
aracılar ile duanın bir parçası olabilirler. Ancak sadece bu yönteme
güvenerek geleneksel tedavileri kabul etmemek ciddi sağlık sorunlarına
neden olabilir. Bilinçli hasta olun
Hastanelerde ibadethane olmalı mı? Birçok tıbbi kuruluş ve uygulayıcı,
ruhaniliği ve duayı tedavinin bir parçası olarak görüyor. Bazı
hastanelerde bu nedenle ibadethanelere yer veriliyor. Ayrıca din
adamları ve gönüllü gruplar, hastaların ruhani ihtiyaçları için
yardımda bulunabiliyor. Her kültürde ruhanilik ve duanın etkisini
araştıran çalışmalar; genellikle dini inanış, dua ve davranışların
sağlık, yaşam süresi ve hayat kalitesine etkisine odaklanmıştır. Bazı
araştırmalar; Ortodoks düşünce ve inanışa sahip gruplarda daha düşük
kanser ölüm oranları olduğu yönündedir. Ancak diğer araştırmalarda
sağlık ve din ile ilgili fayda sağlayacak bulgulara rastlanmamıştır.
Alternatif tedaviler kanser hastalarının sömürülmesi noktasında
kullanıma açık değil mi? Kanserli hastalar dünyanın pek çok ülkesinde
sömürülüyor. Maydonozu dövüp 500 bin ila 3 bin YTL arasında satıyorlar.
Kanser hastalarının umutlarını çalıyorlar. Bunlarla savaşabilmek için
hastanın bilinçlenmesi lazım. Umudunu kaybetmeden, iyiyle kötüyü
ayırması lazım.
Kanserde iki kere iki dört değildir!
Kanserde iki kere iki dört değildir! Ben bunca yıllık hekimlik
hayatımda çok kez mucizelere tanıklık ettim. Hastalarımdan ümidimi hiç
kesmem. Yüzde bir ya da üç bile olsa o bir şanstır. Hiç şansı yokmuş
gibi ümidi kesmemek lazım. Kanser tedavisinde ümit önemlidir.
Prostata Akupunktur Kanser Ağrılarına Hipnoz
Klasik kanser tedavisine yardımcı olacak ruhsal, bedensel ve beyinsel
tedavi metotları şöyle sıralanabilir:
Akupunktur: Profesyonel eğitim almış biri tarafından yapıldığı sürece
akupunktur genellikle emniyetlidir. Küçük bir klinik çalışmasında;
erkeklerde akupunkturun, prostat kanseri hormonal tedavisine bağlı
sıcak basma oranını azaltmada etkili olduğu görülmüştür.
Aromaterapi: Erken klinik çalışmalar; aromaterapinin stres, ağrı ve
depresyonu azaltmak için kullanılabilecek yararlı bir tamamlayıcı
tedavi olabileceğini göstermiştir. Bir başka klinik çalışma da
karabiber yağı dumanının, sigara öksürüğünü ve stresi azalttığını
göstermiştir. Diğer çalışmada ise; turunçgil kokularının depresyonlu
hastada kullanıldığı ve bu sayede depresyon tedavisi için gerekli olan
antidepresan ilaçların miktarının azaldığı bildirilmiştir. Ancak
esansiyel yağlar hiçbir zaman damardan veya ağızdan kullanılmamalı.
Çünkü birçoğu zehirlidir. Ayrıca, bu yağların alerjik reaksiyonları
bulunduğundan uzun süre temas edilmemeli.
Parkinsona Ayurveda
Ayurveda: Kanseri önleme, kanser tedavisi, kardiyovasküler hastalık,
parkinson, akne, depresyon, diyabet, hepatit, yüksek kolesterol,
hipertansiyon, hazımsızlık ve enfeksiyonların tedavisinde kullanılır.
Sağlığın korunmasında, teşhis ve tedavide hayli önemli etkisi vardır.
Dansterapi: Dans terapisi; insanların vücutlarında gelişen olaylar
hakkında bilinçlenmesini sağlayacak bir yöntemdir. Dansterapi;
genelikle sosyal, duygusal, bilişsel ve fiziksel sorunu olanlarda
kullanılır. Sık olarak kronik hastalıkların iyileşme sürecinde tercih
edilir.
Gülme tedavisi: Gülmenin insan vücudu üzerindeki fiziksel etkileri;
solunumu, oksijen kullanımını ve kalp hızını artırması ile dolaşımı
düzenlemesidir. Yurtdışında birçok hastane ve tedavi merkezinin, mizah
öğeleri içeren ve gülmeyi destekleyen personelin de yer aldığı özel
odaları mevcuttur. Genellikle bu birimler; komik filmler, videolar, ses
kayıtları, kitap, oyun ve bilmeceler içerir. Bu bağlamda Amerika´da
hastaneleri ziyaret eden gönüllü gruplar mevcut.
Hipnoz: Birçok çalışma hipnozun, hastalardaki kan basıncı, stres,
endişe ve ağrılara faydalı bir yöntem olduğunu gösteriyor. Amerikan
Ulusal Sağlık Enstitüsü´nün yayımladığı bir rapor, kanser hastalarında
hipnozun ağrıları azalttığını belirtiyor. Uzmanlaşmış kişiler
tarafından yapıldığında hipnoz, zararsız tamamlayıcı bir tıp yöntemi
olarak karşımıza çıkar.
Transandal meditasyon: Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü´nün alternatif
tıp dairesinin raporuna göre; meditasyon, hayatı uzattığı gibi hayat
kalitesini artırır. Kronik ağrıyı, anksiyeteyi, yüksek kan basıncını,
kolesterol seviyesini, stresi ve uykusuzluğu azaltır.
Müzik tedavisi: Araştırmacılar; yüksek doz kemoterapi alan hastalarda
müzik tedavisi
uygulamasının bulantı ve kusma gibi fiziksel semptomları hafifletmede
etkili olabileceğini tespit etti. Birçok klinik çalışma; müzikterapinin
kanser ağrısı dahil akut ağrıların tedavisinde etkili olabileceğini
gösteriyor. Bazı klinik çalışmaların sonuçlarına göre; kalp hızında,
kan basıncında, solunum hızında, uykusuzluk, depresyon ve anksiyetede
azalma etkisi yapıyor.
Sanat tedavisi: Stres, depresyon ile kanser tedavisinin yan etkilerinin
azaltılmasında ve hayat kalitesinin geliştirilmesinde kullanılır. Art
(sanat) terapisi; güvenli olarak görülür ve kanser hastalarının
duyguları ile baş etmesi için uygun bir tamamlayıcı tedavi yöntemi
olarak bilinir. Her ne kadar bazı hastalarda üzüntülü zamanlarda hoş
olmayan duygular ortaya çıkabilse de bunu iyileşme sürecinin bir
parçası olarak görmek gerekir.
Yogayla rahatlayın
Yoga: Bazı yoga duruşlarının yapılması çok güçtür. Kanser veya kalp
hastalığı gibi kronik hastalığı olan hastaların, eklem ve kasları
devreye sokan bu hareketleri uygulamadan önce mutlaka doktorlarına
danışmaları gerekli. Amerikan Ulusal Sağlık Dairesi´nin raporunda;
kanser, astım, diyabet, uyuşturucu bağımlılığı, yüksek tansiyon, kalp
hastalıkları ve migren tipi baş ağrısının medikal tedavisi sırasında
yoganın tamamlayıcı tedavi yöntemi olarak yararlı olabileceği
belirtiliyor. Yoga; ayrıca diyet ve egzersiz sayesinde kolesterol
seviyelerinin düşürülmesinde de etkili olabiliyor. Kanser hastaları
yogayla kendini daha iyi hissediyor. Esra tüzün
Kaynak : Sabah
_________________
|
|
Bugün 34 ziyaretçi (232 klik) kişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|